27 Temmuz 2016 Çarşamba

Bana oradan Fado çalın


Uzun zamandır yazmıyorum. Sebebi geri döndüm. Lizbon Erasmus maceram bitti ama mottomuzu unutmuyoruz.


"Erasmus is not one year in your life , but your life in one year! "   #wittlearnt


Biz Erasmusluların görevi ülkemizi en iyi şekilde anlatmak ve hayatımızın en eğlenceli yılını yaşamak. Ben size belki yardımcı olur diye bu blogu yazmaya karar verdim umarım işe yaramıştır.


Blogumun Erasmus kısmıyla ilgili, her zaman soru sorabilirsiniz, yorum yapabilirsiniz. Mutlaka cevap veririm.


Son olarak bir sonraki Portekiz ziyaretime kadar, benden sonraki Erasmuslular Lizbona iyi bakın :)


1 Nisan 2016 Cuma

DÜNYANIN EN GÜZEL MCDONALD'S ŞUBESİ

Kimi Budapeşte,Paris,Madrid ve Porto bu 4 şehrin fanatikleri bu konuda kavga halindeler. Ben Madrid ve Porto'da olan şubeleri gördüm o yüzden size Porto'da olanı tanıtacağım.
Aslında kendi fotoğraflarımı yüklemek isterdim fakat Sintra ve Belem hariç çoğu fotoğraf internetten alınma çünkü ben iyi bir fotoğrafçı değilim ve gözümüzle en güzel halini görüyoruz benim fotoğraflarımla değerlendirirsek direk rotanızdan çıkarırsınız.


OPORTO MCDONALD'S;

OPORTO (HOGWARDS PORTO'DAYMIŞ DİYORLAR)

Harry Potter hayranıyım. (Daha doğrusu Lordumuz Voldemort ve bölümümüz Slyterinin ama konumuz değil) Doğal olarak J.K Rowling'in hayalgücüne bayılıyorum. Her Hogwards mektubu bekleyen çocuk gibi ben de o büyülü şatonun hayranıydım. J.K Rowling'in hayatını okuyunca Porto'da öğretmenlik yaptığını ve Hogwards'ı yazarken Livraria Lello esin kaynağı olmuş diye okumuştum. Bunu aklımın bir köşesine yazmıştım bir gün Portekiz'e gidersem kitapçı için gidecektim. Sonra Erasmus'um Portekiz'de çıktı ve ben kitapçı için Porto'ya gittim denilebilir.
Öncelikle bu esinlenme işinin aslı astarı var mı bilmiyorum asparagas bile olabilir ama benim aklımın köşesinde kalmış. Sonuç olarak kitapçıya gittim ev arkaşlarım inek,ezik gibi yakıştırmalar yaparak civardaki bir kafeye bira içmeye gitti bense kapanmasına 45dk kalan Lello önünde sıraya girdim. Bilet 3 euro kitap alırsanız bu parayı düşüyorlar. Ee oraya kadar gitmişim tabi ki Harry Potter illustrated edition alacağım dedim. (ALAMADI.)

İçeriye girdiğim zaman kesinlikle hogwards merdivenleri buradan alınmış. Aaa bu da burdan esinlenme diyerek dolaştım. Beklentilerinizi yükseltmeyin gidin görün derim. Evet etkileyici ve çok güzel bir yer. Harry Potter kitaplarını da 20 euro civarında alabilirseniz ben almadım aynı kitabı daha mantıklı bir fiyata her kitapçıdan alabilirsiniz. Yani o kadar uçmadım ama iyi ki görmüşüm diyorum bir başkası için o kadar etkileyici olmaz belki fakat benim için önemliydi. Bu arada Lello bilekliği aldım gittim şahitlerim ve kanıtım var demek için :)


OPORTO GEZİSİ DEVAM

Biz Porto'da geldik ee ne yapmalıyız derseniz. Yapılması gerekenler en iyi Francesinha'yı Porto'da yerseniz. Gittiğiniz bütün restaurantların menüsünde Francesinha göreceksiniz. Turistler doğal olarak nehir kenarındaki güzel manzarada yemek yemeyi tercih ediyor. Atıştırmak ve bir şeyler içmek için tercih edin. En iyi Francesinha'yı Cafe Santiago'da yersiniz bu yüzden boşuna nehir kenarında dolanmayın.
Ha bu arada iyi güzel hoş ama Francesinha ne diyorsanız; (Domuz eti yemeyenlere uyarı aşırı derecede domuz içerir.) Porto sandviçi olarak bilinir 5-6 çeşit et içerir. (Sosis,salam,biftek,sucuğumsu birşey yumurta,özel sos,patates,ekmek vs..) Genel olarak patatesli,yumurtalı, patatesli ve yumurtalı veya sade olarak sunulur. Marifetin sosunda gizli olduğu söylenilir.(Bence sosu tarhana çorbası gibiydi).

Benim merak ettiğim 2 yer vardı dünyanın en güzel McDonalds şubesi ve Harry Potter'ın ilham kaynağı olduğu söylenen önemi kütüphane. 
İlk gün gittiğimiz yer Kristal Saray içeriye giremedik dışarısı halka açık botanik bahçe. 

PORTO

Aslında neredeyse 1 ay önce yazmam gereken yazıyı şu an yazıyorum. Porto gezisi, Portekiz'e gittin Porto'yu görmedin mi denilmesin lütfen (!)
Ryanair'de nereye uçsak diye dolanırken, ev arkadaşlarım biz niye Porto'ya gitmiyoruz dedi. Böylece 9.99 euro olan yaşasın Ryanair biletlerimizle 6 kafadar airbnb'den bulduğumuz muhteşem evimize gitmeye karar verdik. Lizbon havaalanında 2. terminal(baya küçük)'den uçağımız kalkıyor ben ev arkadaşlarımdan yarım saat önce havaalanına geldim sebebi;
- Avrupa vatandaşı olmayanlar e-biletini bastırmak zorunda ve check-in kuyruğuna girmek zorunda
Eee bilet ucuz olunca ryanair kuyruğuda uzun oluyor..

Ev arkadaşlarım Porto'ya bayılırken, ben bir Lizbon değil diyorum. Sanırım Porto benim için yazlığa gitmek gibi. Çok fazla yapılacak şey yok o yüzden 2-3 gün yeter ve artar bile..

Benim için Porto;
-Berbat bir metro sistemi çok fazla zone var küçücük şehir için, fakat kontrol yok son gün hiç bilet almadan gezdik. Tabi bu riskli yakalanırsanız kontrole denk gelirseniz cezası var.
-Şehir merkezindeyseniz metroya ihtiyaç yok, yürüyerek gezmek kolay.
-İki önemli yaka var Ponte Luis köprüsüyle (önemli olanı) birbirine bağlıyor. İki yaka arasında Douro nehri var.
-Douro, Portekiz'in en iyi şaraplarının yapıldığı yer.Portekiz'den Şarap alıyorsanız Douro olmasına dikkat edin.
-Bizim evimiz Gaia bölgesinde (teknik olarak başka bir şehir kabul ediliyormuş.) Nehirin kenarında olan evimizden yürüyerek 10 dk içinde ponte luis köprüsünü yürüyerek merkeze ulaşabiliyoruz.
-- Gaia : Şarap mahzenlerinin olduğu yer tadım yapmak için buraya gelmelisiniz. Tadın turu için direk mahzenlere  gidebilirsiniz yada nehirde gondol turu yapan firmalar turun sonunda anlaştıkları mahzende şarap tadımı yaptırıyor.
- Portonun hakkını yemiş gibi hissediyorum o yüzden sokaklarının ve genel şehir havasının huzurlu olduğunu eklemeliyim. Öğrenci şehri olduğunu düşünmüyorum, Erasmus partilerine, gece klüplerine gitmemize rağmen bir Lizbon değil :/

17 Şubat 2016 Çarşamba

VİZENİZİ UZATMAK

Önemli ve sıkıcı bilgiler köşesi:
1) Vizeniz bitmeden 1 ay önce mutlaka randevu alın.
1 ay önceden randevu almama rağmen 1.5 ay sonraya randevu verdiler.
2)Evraklarınızı eksiksiz hazırlayın.
SEF sitesinden kontrol edin mutlaka ama kısaca gerekli evraklar;
-Güncel okulunuzdan öğrenci belgesi
-Kabul mektubu
-Burs yazınız/yoksa banka hesap dökümanı
-Kalacak yer kanıtı, evse kontrat 
-Sef sitesinden doldurulacak belge
-2 pasaport fotoğrafı
-Dönüş bilet rezervasyonunuz!
-Pasaportunuz ve paranız

Ben 94 euro ödedim 204 günlük vize verdiler. Belgeleriniz portekizce en kötü ihtimal ingilizce olsun. Benim belgelerim ingilizceydi sorun çıktı fakat finalde kabul ettirdim. Faturayı siz ödüyorsanız su faturası getirmenizde yarar var.

Kimi 60 euro ödemiş daha az günlük vize basılmış. Ben okulun bitiş tarihinden sonraya 1 ağustosa rezervasyon yaptırmama rağmen Eylül ayına kadar vizem var. Benim gittiğim SEF Odivelas şubesiydi. Eğer denk gelen olursa göçmenler ofisinin AVMnin üst katında şaşırmayın insanlar saçmalamıyormuş.
Odivelas zone olarak benim bölgemde değil. Metro hattının son durağı Odivelas. Eğer ana zone carris kartınız varsa herşey normal halde Odivelas'a gidebilirsiniz. Sonra durakta mahsur kalırsınız çünkü çıkış için farklı bölgelerde olduğundan kartınız çalışmayacak. Carris kartlarından daha öncede bahsetmiştim bütün ulaşım araçlarında geçiyor diye.
Odivelas için günlük carris kartı aldım. Üstünde ferry,tram,metro,bus yazanlardan. Dakika 1 Gol 1 otobüse bindim ve kart çalışmıyor. Geri dönüp görevliye sorduğumda evet bütün toplu taşıtlarda kullanabilirsiniz dedi. Otobüs olayını anlatınca evet otobüs için değil çalışmıyor dedi. Üstünde otobüs için geçerli yazıyor doğru ama what can I do samtayms dedi. Sonuçlara cash hep çalışır arkadaşlar. Para geçerli.

CRİSTO REİ

Lizbon simgelerinden biri Cristo Rei. Orjinali Brezilya'da kollarını açmış sizi bekliyor. Peki orjinali Brezilya olduğuna göre bunun burada ne işi var diyorsanız. Zamanında Lizbon kardinali gezisinde heykeli görünce bizim niye yok demiş. Gerekli izinler alınmış ve 104 metrelik İsa Kral heykeli 28 senede tamamlanarak Tejo Nehrinin öbür kıyısına yapılmış. Şehrin tepelerinden heykeli görebilirsiniz. 
25 nisan köprüsünün hemen ayağında heykel duruyor. 



Benim sanatsal çalışmam;

SİNTRA SİNTRA SİNTRA

Deli mi dürttü bunu niye üçledin evladım bir kere söyleyince anlıyoruz diyorsanız. Ben üstüne basarak hatta tepinerek görmeden dönmeyin bir zahmet diyorum.
Lizbonda yaşıyorsanız Sintra'ya gitmek için zone değiştiriyorsunuz bu da farklı biletler alıcaksınız demek. Trenle gideceksiniz. Sintra'da inince seçenekleriniz. 
1)Kendinize güveniyorsanız veya bacaklarınıza yürüyeceksiniz. Az gittim uz gittim dere tepe düz gittim Pena Kalesine vardım diyebilirsiniz. Biz varamadık çünkü geç kalmıştık. 
2)Elektrikli araba kiralamak girin sorun 3 kişilik 35 euro civarı 2 saat boyunca sizin ki araçla 2 saat yeterli. En azından her yeri görmeye. Denilene göre Penayı yarım günde gezemezmişsiniz. Ben onların yalancısıyım gitmedim henüz görmedim.
3)TukTuk ile tepe çıkmak kişi başı tek gidiş 5 euro
4)Gidiş Dönüş Hop-on Hop-offlar 6 euro
5) Taksi,Otostop yaratıcılığınıza kalmış..

Bence Sintraya sadece Quinta da Regaleira için gidilir. Orası ne diyenlere bu resimlerle cevap veriyorum.
Bu kulenin dünya ve cennet arasında geçit olduğu düşünülüyormuş. Sıradakiler benden;
İyi güzel hoş ama Sintra Penayla ünlüymüş neymiş bu Pena yavrucağım derseniz diye ;

BELEM TURU YENİDEN

Lizbonda her ayın ilk pazar günü bütün müzeler ücretsiz aklınızda bulunsun. Mutlaka yapılması gereken şeylerden biri Belem gezisi çok yakın Cais do Sodre'den tramvayla,otobüsle yada trenle gidebilirsiniz. Tavsiyem nostaljik tramvaylar. 
Pazar günü ücretsiz olduğu için insan yığını oluyor bu yüzden bazı bölümleri kapatıyorlar.
Jeronimos Manastırı mutlaka ziyaret edin halka açık olduğu için ücretsiz. İçeride bazı odalar ücretli biz girdik tavsiye etmiyoruz değmez ama yok arkadaş ben illa gözümle göreceğim kaç kere geleceğim buraya diyorsanız - ki biz dedik- gidin görün tutamam sizi :)
Mümkünse haftaiçi daha sakin bir zamanda gidin.
Lizbon Kaşifler Anıtı:
Tepesine çıkmak isterseniz diye asansör koymuşlar. Şehri belki birde o açıdan görmek istersiniz.
O haritanın üstünde bizim ülkeyi bulmaya çalıp yatan benim. Niye insan yok derseniz deli heralde durup dururken yere yattı bakışı atıp kaçtılar..
Dönüşte Pasteis de Belem yediğimizi artık tahmin edebilirsiniz. Garsona o kadar siparişten sonra 6 more dediğimizde adamın yüz ifadesini keşke çekebilseydik :)

*Tavsiye: Mercado da Riberia 
Mutlaka gidin enfes yiyeceklerden tadın. Her mutfaktan bulabilirsiniz. Türk yok.. :(
Benden çıkan fotoğraf ise;
Bence güzel ..

LİSBON GRAFFİTİES

Sokaklarda kaybolmaktan korkmayın. Korkmayı bıraktığınızda ne kadar güzel bir şehirde olduğunuzu anlayacaksınız.
Ve böyle daha çok var. Bunlar benim çektiklerim değil internette bulabilirsiniz.
Benim tavsiyem kendi gözünüzle görmeniz :)

MÜKEMMEL SOKAKLARIYLA LİZBON

Sanırım bu şehrin en çok sokaklarını seviyorum. Örnekler;




Bu benden favorim olarak gelsin :)

LİZBON KAZAN BİZ KEPÇE

Arkadaşım ve kız kardeşim ziyaretime geldi. Doğal olarak turist rehberi bendim. İlk olarak kendi sahamızdan başlayalım dedim şehir merkezinden başladık.
Baixa-Chiado durağında indik. Genel hava olarak bana hep Nişantaşı, Bağdat Caddesinin biraz kurcalayınca gece hayatıyla Bairro Alto : Taksim havası veriyor.
Yapılacaklar listesinden daha çok bizim için bir daha asla yapılmayacaklar listesi oldu.
1)Asla Elevador de Santa Justa'ya boşuna para vermeyin. Çok daha güzel noktalar var hep paranıza yazık çünkü değmiyor hem de arkadan dolanırsanız aynı yere çıkabilirsiniz.
2) Pasteis de Nata yiyecekseniz gerçekten yerine gidin (belem) yada eski tavsiye edilen bir yere gidin.
3)Miradoura da Senhora do Monte kesinlikle uğrayın. Özellikle günbatımı için yiyeceğinizi alın gidin fakat ASLA yürüyerek gitmeyin. 28 nolu tramvay kurtarıcınız olucak onu kullanın. Durağın karşısında Miradoura yazan tabelayı takip etmeyin sizi küçük ve bir kafenin mesken tuttuğu gereksiz pahalı,kalabalık yere götürecek. Onun yerine tabelanın tersi istikametinde yokuş aşağı dalın ve yürümeye başlayın.

16 Şubat 2016 Salı

HAVAALANLARINDA SÜRÜNMEK

21 Aralık 2015 saat 5.35 de Lizbon- Madrid uçağım var. Metroların 1'de kapandığından bahsetmiştim bu yüzden 20 Aralık saat 11 de yani hava çok kararmadan bekleyeceksem havaalanında bekleyeyim mantığıyla yola çıktım. Iberia havayollarıyla gideceğim küçük bavulumu el bagajı olarak kabul etmediler. Biraz sevimlilik biraz muhabbetle 12 kg olmasına rağmen el bagajı olarak bavulumu yanıma aldım. Pasaport kontrolü hiç olmadı. Sadece İspanyada uçağa giderken pasaportlarımıza bakıldı fakat vize kontrolü değildi.İberia Madrid Barajas 4.terminaline iniş yapıyor fakat pegasus 1. terminalde. Barajas havaalanının büyük olduğunu biliyordum ama iki terminal arasının bu kadar uzun olduğunu tahmin etmemiştim. Terminalleri bağlayan bir metro yok dışarıda otobüs  var ve mesafe uzun bir mesafe. Boş ve duraklarda durmayan bir otobüsle 20 dk sürdü terminal değiştirmem. Sonuç olarak umarım dönüşte başım yanmaz diyip  Pegasusla binip evime uçuyorum.
Evimde anne yemeği,aile şefkati,arkadaş sevgisiyle sarmalanıp şımartılıp geri dönmek üzere Pegasusla Madrid'e indim. Terminal değiştirmek için 1 saatim vardı , kalabalık ve her durakta bekleyen otobüs üstüne uzun check-in kuyruklarından dolayı uçağı kaçırdım. Kuzu kuzu yeni bilet aramaya başladım ve TAP havayollarından Lizbon bileti aldım/ cüzdanımı boşalttım.
Gergin bir şekilde TAP havayolları uçağına bindim. Binmeden önce minik askılı çantama sorun çıkardılar ama çok sinirliydim el bavulumu patladım içine tıkıştırdım. Zaten gergin olduğumu görünce çok üstelemediler. Tek isteğim evime gitmek oldu ve karaya inince koşa koşa odama gittim.
Kısacası berbat uçuşlar yaşadım ama mutluyum.

DEĞERLENDİRME

IBERİA: Sabahın körü olduğu için uçakta uyudum. Kısa bir yolculuk olduğu için pek hatırlamıyorum. Dediğim gibi uyudum. Dönüş için hiç yardımcı olmadılar problem çözmek yerine yeni bilet satmak istediler ve çok pasifler. 20 dk olmasına ve hala check-inin açık olmasına rağmen umursamazca,vakit öldürürerek berbat bir deneyim yaşattılar. Kendileri online check-in yapıp size mail atıyorlar.
PEGASUS: Bildiğimiz pegasus aslında benim gözüme hiç batmıyor sebebi Türk host/hosteslerin servisi.
TAP: THY fakir versiyonu diyebilirim. Şaka gibi bir yemek verdiler vermeseler daha iyiydi. Fakat benim uçuşumda hostları  hepsi inanılmaz güleryüzlü,yardımcı ve sürekli hareket halindeydi. Sebebine gelince hepsi Biscolata reklamından fırlamış manken yakışıklılığında olduğu için sanırım uçakta olan bütün kızlar servis butonunu kullandı :) (Başta ben)

Lizbon Havaalanı: İnternet ücretsiz ve sınırsız kullanın. 2 terminalli küçük kaybolmazsınız.
Barajas : Çok büyük bir havaalanı bence terminal değiştirecekseniz araya mutlaka vakit bırakın. Online check-in yapın ben yapmadım pişmanım.

22 Aralık 2015 Salı

CHRISTMAS TATİLİ

Günlerdir  Christmas için herkes heyecanlı çünkü bütün ev arkadaşlarım evine gidecek ve ailesiyle geçirecek bu tatili. Bir ben kalıyorum diye bana sürekli mutlaka eve gitmem gerektiğini yalnız Noel kutlanmayacağını söylüyorlardı. Tabi biz Noeli değil yılbaşını kutluyoruz o ayrı ama nerdeyse 2 haftalık bir tatilim olacak dedim. Biraz annemin çabasıyla bilet almaya karar verdim.
Öncelikle Pegasus Portekiz seferleri yok o yüzden direk uçuşlarda iki seçenek var Türk Hava Yolları ve TAP .  Pek ekonomik değiller. Diğer bir yolda aktarma yapmak. Pegasus yılbaşı kampanyasıyla Madrid-İstanbul uçak bileti aldım. İberia ile Lizbon-Madrid uçak bileti aldım. Yani kısacası eve gidiyorum. Hatta şu an evimden yazıyorum.                                                                                          

13 Aralık 2015 Pazar

SOLAR 31 DE CALÇADA

Ev ahalisi olarak Christmas kutlama kararı aldık. Herkes eve gitmeden önce bu yılın son buluşmasını güzel bir balık restoranında yapmaya karar verdik. İnternet tavsiyesi üzerine buraya gitmeye karar verdik. Kesinlikle tavsiye ederim . Öncelikle çok lezzetli  deniz ürünleri hepsi taze . Hatta akvaryumdan kendiniz seçebilirsiniz. Fiyatları gayet makul. Servis çok eğlenceliydi. Biz 7 kişilik grup olduğumuz için biraz fazla ilgi çektik. İlk önce şefle tanıştık. Çok eğlenceli bir tanışmadan sonra garsonlar geldi. Garsonlar 5-6 dil biliyorlar ve ingilizceleri çok iyi bu yüzden iletişim problemi yaşamadık. Hatta bir garson Türkçe bir iki kelime biliyor . Sardalya ülkenin simgesi sayılır. Bu yüzden biz genel olarak  sardalya, vahşi deniz levreği ve ahtapot söyledik. Genelde en çok beğenilen ahtapot ve levrek oluyormuş. Bizim için de aynısı geçerli oldu. Sıcakkanlı ispanyol arkadaşlarım sayesinde ekstra yemek , meze,içki gibi ikramlardan yararlandık. Gecenin sonu neşeli bitti ve kesinlikle favori listemize aldık.

Bu arada Portekizliler kesinlikle morina balığı / Bacalhau aşığı her market,restoranda rahatlıkla bulabilirsiniz. Çok büyük tuzlanmış halde satılıyorlar. İlk başlarda en çok çıkan balık olduğunu  düşünmüştüm. Şaşırtıcı şekilde burada morina balığı yok ve balık dışardan geliyor.                      

26 Kasım 2015 Perşembe

Parque Eduardo VII

Ev arkadaşlarımla bazı günler turistik gezi yapmaya karar verdik. Güneşli bir haftaiçi evde sıkılınca bizim evimize çok yakın olan (otobüsle) 7.Edward , evet İngiliz olan, adında olan ulusal parka gitmeye karar verdik. Labirent görüntüsü verilmiş herkese açık bir park. Zamanında 7. Edward için onun anısına Özgürlük Parkının adını değiştirip Parque Eduardo VII yapmışlar. 

KARGOM GELDİ

Kargom en sonunda geldi çok net bir şekilde size tavsiyem. Türkiye'den yemek kargosu göndermeyin! 1 aydan fazla sürdü gelmesi çoğu paketli yiyecekler olmasına rağmen aralarında bozulanlar vardı. Kargo tam 3 hafta gümrükte takılı kaldı sebep Türkiye riskli bölge sayılıyor diye ekstra aramalar yapıldı. Zaten şarküteri gibi şeyler yollanmıyor denemeyin değmez kargonuz geri yollanır. Mantıklı olan Erasmus hakkıyla doldurduğunuz bavulunuza ekstra ödememek için kıyafetlerinizi geri yollayabilirsiniz. Onun dışında kargoyu tavsiye etmiyorum , arkadaşlarınız ,aileniz gelirse onlar getirsin.

PARK

Yine çok uzun bir süre olmuş yazmayalı. Yeni bir yerden bahsedeceğim PARK.
Lost In'den vazgeçip yeni önerim PARK . Lost Inn terasının çok güzel bir manzarası olduğundan bahsetmiştim ama o güzel manzarayı yeni yapılan bir inşaatla kapatıyorlar. Bu yüzden yeni önerim PARK. Ev arkadaşlarım Lizbon  gün batımı nasıl olur dediler ve birden Facebook grubumuzda çılgınca bir akım başlattık. Lizbonda en iyi manzarayı görebileceğimiz yeri arıyoruz. İlk önce çatımıza çıktık tabi sonuç hüsran. En iyi manzaranın bizim çatı olmadığı kesin. Lost In elendi. Derken tavsiye üzerine kesinlikle PARK diye karar verildi ve yola çıkıldı. Burada birbirimize laf yetiştirmekten hazırlanmaktan güneş çoktan battı. Biz yine de kararlı bir halde Barrio Alto'ya gittik ve yollarda elimizde google maps Park arıyoruz. Haritaya göre çoktan bulduk fakat ortada restoran falan yok sadece otopark var. Acaba olabilir mi dedik ve otoparkın içine girdik. En üst kata çıkınca Park Rooftop karşımızdaydı. Manzarası gerçekten harita biz baya sevdik.Tavsiye ederiz :)